YAPI VE MEKANİK SEKTÖRÜNDE DİJİTALLEŞME VE GELECEK |
Mühendislik, İnşaat ve Mekanik Tesisat sektörünün dijitalleşme konusunda zorlukları bulunsa da, bu konuda cesur adımlar atan veya dijital dönüşümü başarılı uygulayan firmalar, sektördeki rekabette avantaj sağlayacağı aşikardır.
Dijitalleşmeyle paralel olarak yapmamız gerek önemli bir konuda, Commissioning (görevlendirme) olgusunu devletimizin, yasal çerçeve altına almasıyla; projenin üretim aşamasında: konusunda yetkin, etkili, çağın ve toplumun asli ihtiyaçlarını sağlamayı hedef edinmiş olan profesyonel danışmalar ile yapılmasının yolu açılarak daha güçlü yapılar geliştirmiş olacağız. Böylelikle globalde, üreteceğimiz yapılarda öncü ülke olarak ön plana çıkacağız.
Konun daha etkili olması adına, tüm paydaşlar yasal sorumluluk getirilmesi kanımca işin kalitesini artıracaktır. Şöyle ki sıkıntı yaşandığında; tüm disiplinler, uygulamacı, projeciler (müellifler), danışmanlar, denetim mekanizmaları, üreticiler, hatta tedarikçiler vs. tüm paydaşlar, yasal olarak hesap verdiği taktirde, çok daha kaliteli işler çıkacaktır.
Dijitalleşmeye girmeden önce, aslında sürecin 18. yüzyıldan itibaren günümüze yolculuğunu bilmek gerekir.
Endüstri 4.0 ile birlikte makinelerin birbiriyle haberleştiği bir sürece girilmiş bulunmaktadır. Bu süreç, makinelerin otonom kararlar vereceği ve bu kararlar ile insanların hayatına önemli etkilerde bulunacağı Endüstri 5.0 döneminin de ilk adımlarını oluşturmaktadır.
Endüstride meydana gelen bu gelişmelerin temelinde Yapay Zeka Algoritmaları ile birçok alanda elde edilen yüksek başarılar yer almaktadır. Geliştikçe başarısı ve karmaşıklığı artarken anlaşıla bilirliği azalan, zeki sistemlerin insanları etkileyen önemli kararların alınmasında kullanılacak olması birçok şüpheyi de beraberinde getirmiştir. Bu şüpheler sadece son kullanıcı tarafında değil aynı zamanda sosyal ve ekonomik dönüşümlerle de ilgilidir.
İnşaat sektörü dünyadaki en az dijitalleşmiş endüstriler arasındadır. Sebebi ise;
İnşaat sektörü şu anda maalesef verimsizliğin en yüksek olduğu sektörlerden biridir.
Nedeni ise; inşaat sahasında çalışanların, çalışma saatlerinin yalnızca%30’u kadarında gerçekten işlerini yapabilmekte, geri kalan zamanda malzemelerin malzeme deposundan temini, inşaat sahası içinde sevki, projelere ulaşım, çalışma sahasının hazırlanması, iş makinesi veya asansör bekleme gibi sebeplerde tüketildiği görülmektedir.
İnşaat sektöründe yeni nesil dijital alet ve altyapıları inşaat sahasının her noktasına entegre edildiği takdirde, geliştirilecek otomasyon sistemleri sayesinde çalışanların ihtiyaç duyduğu proje, malzeme, el aleti, iş makinesine çok daha hızlı ve organize bir şekilde ulaşacağı, bu sayede iş yapımı dışında geçen sürelerin azaltacağı ve verimliliğin ve üretilen işlerin kalitesinin artacağı aşikardır.
İnşaat sektöründe başarılı dijital dönüşüm için nasıl bir strateji izlenmeli sorusuna?
İnşaat sektöründeki oyuncuların yeni teknolojiler ve inovasyon konusunda hala tereddütleri ve korkuları bulunsa da artan rekabet ve düşen kar marjları, mobilitenin artması ile gelen yeni iş modelleri, uzaktan çalışma ve yönetme gereksinimleri gibi nedenler, şirketleri kendi süreçlerine en uygun dijital çözümleri bulmaya zorlamaktadır.
Dijital iş çözümler ile süreçlerini başarılı bir şekilde dijitalleştirebilen işletmeler incelendiğinde bazı ortak noktalar tespit edilmektedir.
Teknolojik özelliklere odaklanmak yerine, sorunlu operasyonlar için iş çözümleri bulmaya odaklanmak; Şirketler, dijital iş süreçleri seçimi yaparken öncelikle, bu yazılımların operasyonlarını iyileştirip iyileştiremeyeceğini ve nasıl iyileştirebileceğini anlamaları gerekmektedir. Kurulum yaptıkları dijital sistemler son teknoloji ile geliştirilmiş olsalar bile iş süreçlerine uygun olmayan yanlış yazılım tercihleri hayal kırıklığına yol açar. Bir süre sonra operasyonlarında bir fayda sağlamadığını gören işgücü bu inovasyonu benimsemez. Bu dijital araçlar, projelerdeki sorunları önceden tespit edip önleyebilmek için raporları eş zamanlı sağlamak yerine bütçeler kontrol edilemeyip aşıldıktan sonra, yanlış satınalmalar yapıldıktan sonra, ekipman bakımı yapılmadığı için arızalandıktan sonra veya yanlış revizyondaki çizime göre imalat yapıldıktan sonra sadece veri kaydı yapmaya yarayan araçlar haline döner ve bir süre sonra da atıl kalır.
Bu noktada, inşaat sektörünün ihtiyaçlarına göre geliştirilmiş, sahada yaşanan sıkıntılara odaklanmış yazılımlar ve bu konuda tecrübeli yazılım firmaları ile çalışmak dijital dönüşüm süreçlerindeki başarıyı arttırmaktadır. Seçilecek yazılım çözümleri, şirketlerde geleneksel iş yapış yöntemlerinde iyileştirme yapılarak dijitalleşmeye olanak tanıyacağı gibi mevcut yöntemleri de direk dijital sisteme taşımaya olanak tanımalıdır. İnşaat sektörünün doğası gereği farklı proje tipine göre farklı akışlar kurgulanabilmelidir.
Son yıllarda veriye ulaşım çok daha hızlı ve kolay oldu. Daha önceki yıllarda, günler süren bilgi toplama ve toplanan bilgiyi analiz etme çalışmaları artık dakikalar içinde yapılabilmekte. Bilginin toplanması, analiz edilmesi ve işlenmiş bilgiye her yerden ulaşım kolaylığı şirket içi tüm birimlerin işlerine daha yüksek hız, daha az hata ve daha hassas öngörü imkânı sunuyor.
Hepimizin son yıllarda çokça duyduğu BIM (Building Information Modeling), yani “Yapı Bilgi Modellemesi” uluslararası projelerde bir zorunluluk haline gelmeye başladı.
Amerika Birleşik Devletleri, Norveç, Finlandiya, Singapur gibi ülkelerin hükümetleri inşaat projeleri ihalelerinde BIM kullanımını zorunlu hale getirdi. Birçok Avrupa Birliği ülkesinde devletin üstleneceği altyapı işlerinde 2020 yılından itibaren BIM kullanımının zorunlu olması için yasal düzenlemeler yapıldı.
BIM ile yürütülen bir yapı inşaatında yapı ile ilgili tüm bilgilerin, bir dijital model üzerine aktarılması ve tasarımdan başlayarak, işlerin planlaması, tüm disiplinlerin koordinasyonu, inşası, işletme bakım yönergeleri ve hatta yıkımı dahil tüm bilgileri dijital model üzerinden yönetilebilmektedir.
BIM ile yönetilen inşaatlarda tüm verinin dijital model üzerinden yönetildiğini düşündüğümüzde, bu inşaatlarda görev alan mekanik tesisat firmalarının bu sisteme dahil olabilmek için tüm planlama, proje tasarımı, proje koordinasyonu, ekipmanların seçim ve temin çalışmalarını dijital ortamda devam ettirebilme kabiliyetine sahip olması gerektiği açıkça görülmektedir.
İnşaat sektöründe; mimari, mekanik, statik, elektrik, altyapı ve peyzaj olmak üzere 6 adet disiplinle işler yürütülmektedir.
Bu disiplinler arasında, koordinasyonu teşvik eden dijital çözümlerin kullanımı nasıl yapılabilecek sorusuna; Şirketler projelerinde genellikle tek bir işletmenin veya tek bir faaliyetin aktivitelerine yönelik dijital çözümler kullanmaktadırlar. Birden fazla paydaş veya disiplin arasındaki etkileşimin tek bir sistem kullanarak dijitalleştirilmesi çoğu şirket için karmaşık gelir ve bundan kaçınırlar. Ancak bu durumda iş birimleri arasında bilginin etkin bir şekilde iletilmemesinden kaynaklı büyük verimlilik kayıplarını önleme fırsatını kaçırırlar. Bu nedenle iş gücü kayıplarını minimize etmek, plana ve bütçeye uygun ilerlemek, güvenli ve kaliteli imalatı sağlamak için birden fazla disiplin arasında gerçekleşen faaliyetleri ortak çalışmaya olanak tanıyan dijital platformlara taşımanın yolunu bulmalıdırlar.
Yaşanan vakalardan örnek verecek olursak; şantiyelerde eski revizyondaki çizim paftalarına göre imalatlar yapılmaktadır. Bu çizimlerin son revizyon olup olmadığını kontrol etmek istense bile bu durumda da bir dizi telefon ve e-mail görüşmeleri gerçekleşmektedir. Bunun yanında yanlış imalatlar kalite denetimleri esnasında tespit edilip manuel olarak müteahhitlere bildirildiğinde yine bilgi akışını sağlamak için bir dizi yazışma, onay trafiği yaşanmaktadır. Yapılan yanlış imalatı düzeltmek için ekip yaptığı işi bırakmak, bazen de eski imalatı yıkıp tekrar yapmak durumunda kalmaktadır. Plansız çıkan bu gibi vakalar, proje iş planını aksatmasının yanında iş gücü ve malzeme kaybı ile proje bütçesine de negative olarak yansımaktadır.
Bir diğer senaryoda ise dijital ortak veri paylaşım sistemi (CDE) kullanılan bir projede benzer durum çok daha nadir yaşanmaktadır. Çünkü şantiyedeki ekip imalat öncesi elindeki paftanın QR kod taramasını yaparak güncel revizyonu dijital veri paylaşım sisteminden kontrol eder ve sonra imalata başlar. Herhangi bir iş notu bulunması halinde ortak çalışma platformundaki BIM modeller üzerinden notlarını ilgili taraflar ile eş zamanlı paylaşabilir. Yazışmalarını, iş akışlarını online olarak sürdürebilir. Yaşanan problemlerden çıkarılan dersler yine ortak çalışma platformunda proje paydaşları ile paylaşılarak benzer sorunların yaşanması önlenir.
Dijital İş Çözümlerinin, şirket genelinde etkinliği arttırmak için projeler üstü yönetimi devreye alma işlemini, şirket bünyesindeki tüm projelerde ortak kullanılan dijital iş çözümleri sayesinde;
Bu gibi somut faydalar ile şirketlerde dijital teknolojileri kullanma fikri benimsenir ve bu sistemleri daha ileri seviye kullanma konusunda çalışmalar devam eder.
Sonuç olarak; Bizlerin uygun geliştirme modeline sahip olması ve gerekli teknik beceriye sahip personel yetiştirmesi gerekmektedir.
Kurulacak stratejinin sürekli değişen ilerleyen dijital sistemleri yakalayabilmek adına esnek olması, çalışanlar arası iş birliği ve iletişimi iyileştirmesi, Türk Mekanik Tesisat Sektörünü tüm dünyada rekabet edebilecek seviyeye taşıması gerekmektedir. Aksi halde işlevsiz teknolojiler veya yetersiz altyapı kurulumlarıyla çok büyük mali kaynak ve zaman boşa harcanabilir.
Burada bize düşen en önemli görevin bu geçişin en doğru şekilde planlanması ve gerçekleşmesi için yol haritasının oluşturulmasıdır.
( Magic Mechanic Meetings© yazı dizisi devam edecek… )
Kaynaklar;
https://digitalage.com.tr/dijital-dunya-donuyor-donuyor/
Semih ÇALAPKULU
Makina Mühendisi
Semih ÇALAPKULU kimdir:
2002 yılında, Fırat Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Makina Mühendisliği bölümü mezun olup, Makina Mühendisi lisans programını tamamlamıştır. Evli, Dilara ve Furkan isimli iki çocuğu var.
Meslek hayatına sırasıyla; Aydın Grup, Ciner Grup, Kuzu Grup ve 2024 yılı itibariyle de Zorlu ElektroMekanik Sanayi ve Ticaret A.Ş.‘de Genel Müdür pozisyonunda çalışma hayatına devam etmektedir.
Aydın Grubunda, gıda üretim prosesinde ve fabrika kurulumunda 1 senelik deneyime sahiptir.
Ciner Grubunda, madden ocağı ve filatasyon tesis kurulumunda 2,5 senelik deneyime sahiptir.
Kuzu Grubunda, İnşaat sektöründe, toplamda 12.500 adet konutta, okul, otel, arıtma tesisi, avm ve hastane işlerinin bulunduğu 17 adet ayrı projenin farklı zaman dilimlerinde yer alma şansı bularak, bu konularda 19 senelik deneyime sahip olmuştur.
Kuzu Grupta bitirdiği son proje, SeaPearl Ataköy Projesidir. Proje dört etabını (doğu etabı residence , batı etabı residence, otel etabı ve hastane etabı) bitirerek ilgili hak sahiplerine teslim edilmiştir. SeaPearl Ataköy 2,7 Milyar Amerikan Doları piyasa büyüklüğüyle, Avrupa kıtasının en büyük karma projesi olup meslek anlamda bu projeyle global çapta ciddi tecrübeye sahip olmuştur.
2024 Yılının Temmuz Ayı İtibariyle, Zorlu ElektroMekanik Sanayi ve Ticaret A.Ş. Genel Müdür Olarak Görevini Sürdürmeye Başlamıştır.
Zorlu ElektroMekanik her türlü, mekanik ve elektrik taahhüt firması olarak Türkiye’de ve yurt dışında faaliyet göstermektedir.
Zorlu ElektroMekanik inşaat, organize sanayi, fabrika, havalimanı, madden, petrokimya, hastane, otel, nitelikli konut, arıtma sistemleri, okul, üniversite, altyapı ve yapı projelerinin mühendislik gerektiren teknik müteahhitlik kısımlarını koordine eden 25 yıllık deneyime sahip bir firmadır. Firma farklı konseptlerde yer alan nitelikli projelerin tasarlanması, uygulanması ve işletmeye alınmasına kadar tüm süreci koordine eden, uygulayan, çok nitelikli teknik personele sahip olmasından dolayı, bu süreci global anlamda yöneten bir firma olarak tüm rakiplerine göre ön plana çıkmaktadır.
Zorlu ElektroMekanik hizmet ürettiği tüm dallarda; zamanında, kaliteli, enerji verimliliği yüksek, sürdürülebilir anlayışı önde planda olan, işletme maliyetlerini gözeterek tasarlama ile yapmayı ön planda tutan ve ekonomik bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlayarak, azami seviyede müşteri memnuniyetinin sağlanması birinci önceliğidir.
Proje, imalat, montaj ve diğer hizmetler için çalışırken, teknolojiyi sürekli takip ederek her zaman rakiplerinden çok daha önünde olmaya çalışmaktadır.
Firma önümüzdeki 5 sene içinde dünyanın ilk 10’a girmeyi hedefleyerek tüm enerjisini bu minvalde harcamaktadır.
( https://www.zorluelektromekanik.com.tr/tr/ )
ÇALAPKULU, 2019 yılından itibaren; teknik yazıları, teknik makaleleri ve serbest yazıları 60’ı aşkın yerden yayınlanmıştır.
Bunların bir kısmı: MMO, TTMD, TESYÖN, MTMD, MÜKAD, İnşaat Yatırım Dergisi, Sanayi Gazetesi, Sektörüm Dergisi, Mechanic Dergisi, Şantiye Dergisi, Termoklima Dergisi, İnşaat Tedariği Dergisi, Enerji ve Tesisat, Medya Siirt, Baret Dergisi, Akıllı Binam, DTK, Ankaranın Sesi, ST Endüstri Dergileri, Mühendistan, Termodinamik Dergisi, Birleşim Dergisi, İlkses Gazetesi, Siirt Gazetesi, ESSİAD, TMMOB Dergileri, Mühendis Beyinler, ZeroBuild Journal, Sektörel Yayıncılık, İnşaat Dünyası, İnşaport, Doğa Yayın, Hvac360, Emlak Kulisi, ST Endüstri Dergileri, B2B Dergileri’dir.
2020 yılından itibaren, ZeroBuild’te yönetim sekretaryası içinde olup, ZeroBuild Summit’te Makina Mühendisleri Ağı Lideri olarak faaliyetlerini yürütmektedir.
2021 yılından itibaren, Fırat Üniversitesi Makina Mühendisliği Danışman Kurulu üyesidir.
2022 yılında kurulan, Uluslararası Tesis Yöneticileri Derneği’nde kurucu üyesidir.
2022 yılından itibaren, TESYÖN Kurucu Yönetim Kurulu üyesidir.
Yirmi seneyi aşkın sürede; inşaat sektörü başta olmak üzere, elektromekanik, maden sektörü, prosesler, petrokimya tesisleri, arıtma tesisleri ve üretim başta olmak üzere birçok alanda çalışarak ilgili sektörlerde global anlamda tecrübe sahibi olmuştur.