Mekonsis Firma Sahibi Kenan Kaygın: Röportaj

Mekonsis Firma Sahibi Kenan Kaygın: Röportaj

Mekonsis Firma Sahibi Kenan Kaygın:

“Mekonsis’in Hedefi Otomasyon Mühendislik Hizmeti Veren Firmalara Malzeme Satmaktır”

2005 yılından beri sektörde edindiği bilgi birikimi ile 2016 yılında Mekonsis Mekanik Kontrol Sistemleri’ni kuran Kenan Kaygın, “Mekonsis’in hedefi sadece malzeme satmaktır ve bu malzemeyi sadece otomasyon mühendislik hizmeti veren firmalara satmaktır. Çünkü sektörde böyle bir boşluk vardı, bu boşluğu değerlendirip onlara yardımcı olarak, bulamadıkları ürünleri temin etmek amacıyla yola çıktık. 3 yıllık süreçte bunu başardığımızı görüyoruz. Her şeyden çok memnunuz. Piyasaya çok değer veriyoruz. Mekonsis’in yıllık cirosunun yaklaşık %90’ını sadece otomasyon mühendislik hizmeti veren firmalar oluşturmaktadır” diyor…

Kenan Bey, öncelikle bize kendinizden söz eder misiniz?

Ben Mekonsis firmasını kurmadan önce sektörde zayıf akım olarak başladım, Evre Güvenlik Hizmetleri firmasında yaklaşık 3 yıllık tecrübe edindim. Ondan sonra sektörde hizmet veren bir firmada satış mühendisi olarak başlayıp satış müdürü olarak devam ettim. Akabinde bayi koordinatörlüğüne kadar yükselip, 8 yılın sonunda da kendi firmamı açmaya karar verdim. 11 yıllık çalışma hayatından aldığım tecrübelerle birlikte her zaman kendi firmamı kurmayı hayal ediyordum. Sektörde iyi bir yerde olmak, dürüst olup, düzgün hizmet vermek adına planlamamı yaptım.

Mekonsis firmasının kuruluşu hakkında bilgi alabilir miyiz?

2016 yılının Temmuz ayında faaliyetlerine başlayan Mekonsis, yaşadığımız darbe girişiminden 5 gün sonra kuruldu. İnsanlar bunun doğru bir zaman olmadığını söylese de ben bunun doğru olduğunu ve inandığım yolda yürümek istediğimi söyledim. Mekonsis, darbe girişimini gördü, birkaç ay sonra devalüasyon gördü. 3 yıllık bir firma olmamıza rağmen her şeyi gördük diyebilirim. Süreç devam ediyor. Mekonsis’in oluşmasındaki en büyük etken piyasadan gelen istekti. Çalıştığım firmalar ve tanışıklığımın olduğu insanlar, zamanının geldiğini ve bir firmanın parlaması gerektiğini ifade ettiler. Biz de bu doğrultuda kendi firmamızı kurmaya karar verdik. Mekonsis bir hayaldi, mekanik kontrol sistemleri, yani HVAC market konseptini oluşturmak için yola çıktık. Bunu önceki çalıştığım firmada bir nebze başarmıştık. Ancak o firmanın satış odaklı olması ve portföyünde aynı zamanda otomasyon yapmak istemesi bizi bazı kesimlerde eksiye düşürdüğü için biz Mekonsis’i kurma kararı aldık. O firmadan bağımızı kopartıp Mekonsis’i kurduk.

Ürünleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz? Bildiğimiz kadarıyla yeni bir üretime de başladınız, bunun detaylarını paylaşır mısınız?

Mekonsis, 35 farklı markanın ürün satışını gerçekleştiriyor. Bunların arasında distribütörlüğünü yaptığımız firmalar var, aynı zamanda Türkiye’de bayisi olup sattığımız ürünler de bulunuyor. Bayisi olduğumuz Belimo, Siemens, Ontrol markaları mevcut. Distribütörü olduğumuz ve yurtdışına bağlı olduğumuz markalar arasında Johnson Controls var, markanın Türkiye yapılanması mevcut, ancak bizim özel anlaşmamız bulunduğundan direkt ürünleri yurtdışından distribütör olarak getirebiliyoruz. Özel vanalarda Cloriüs Controls, sensör gruplarında ise Dwyer markalı ürünler. Türkiye’de alıp sattığımız Hk Instruments var. Onun dışında kendi üretimimiz olan Aid Controls ve kendi markamız olan Allcontrols adında iki markamız var. Aid Controls I/O modülleri ve çoklama kartı üreten bir markadır.

Özellikleri ve Avantajları:

  • Dünyada ilk modüler tasarım
  • Modbus haberleşme protokollü
  • Tüm marka ve model PLC’ler ile çalışacak şekilde üniversal olarak çalışabilmektedir.
  • Tak çalıştır şeklinde ekstra bir program kullanılmaya ihtiyaç yoktur.
  • En büyük avantajı ihtiyacınız kadar noktaya para ödemeniz kullanmadığınız giriş çıkışlar için para ödemezsiniz. Projelerde boşta kalan âtıl noktanın kalmaması.
  • İstediğiniz konfigürasyona kendiniz karar verebilirsiniz.
  • Aynı cihazda 32 Digital input ya da 16 Pt1000 Analog İnput ya da 16 0-10V Analog input yada 16 Röle Output yada 16 0-10V Analog Output olarak konfigüre edebilirsiniz. Ya da 16 Kanala istediğiniz konfigürasyonda giriş çıkış takabilirsiniz.
  • Digital çıkışlar 6A röle çıkışlı olduğu için ekstra röle kullanmaya gerek yoktur.
  • Herhangi bir yanlış bağlantı ya da yüksek voltaj bağlantısı ile oluşabilecek arızalarda sadece arızalanan güç kartı ya da giriş çıkış kartını değiştirerek arızayı giderebilirsiniz. Böylece diğer cihazlarda olduğu gibi tüm cihazı yeniden satın almanıza gerek yoktur.
  • Güç besleme katı, giriş ve çıkışları ve haberleşme kartı optik izolelidir. Böylece kısa devre ve elektromanyetik gürültülere karşı korumalıdır.
  • Tüm elektromanyetik testlerden başarı ile geçmiştir. (EMC, LVT)
  • En kaliteli elektronik kompanentler kullanılmıştır. Bu sayede dünya çapında bir kaliteye sahiptir.
  • CE sertifikalıdır.

Çoklama kartında Türkiye’de üretim yapıp CE belgesi olan tek firmayız. Sözünü ettiğim ürünlerin Türkiye’de satışını yapmaktayız. I/O modüllerimiz programlanabilir değildir, size panoda güzel çözümler sunuyor. Hem panodan hem de kontrol cihazından kısarak maliyet avantajı sunuyor. Otomasyon mühendislik hizmeti veren firmaların yaşadıkları sorunları çözmek amacıyla oluşturulmuş olan Aid Controls ürünümüz, tak-çıkar prensibi ile uygulanabilir. Üzerinde in put ve out put’ları olan bir cihazdır. Demonte olan cihazı siz istediğiniz şekilde tasarlayabilirsiniz ya da projenizi bize gönderirsiniz biz tasarlarız, o desteği de veriyoruz. Herhangi bir modülünüz arızalandığında cihazı komple değiştirmek yerine sadece arızalanan klamensi çıkarıp yerine yenisini takabiliyorsunuz. Bu çok büyük bir avantaj ve şu anda Türkiye’de bunu yapabilen başka bir sistem yok. Hiçbir üretim böyle değil. Bizimkisi aslında lego gibi, istediğiniz şekilde ayarlayabiliyoruz. Allcontrols olarak da Türkiye’ye yangın kontrol damper motoru satışımız var. Belirli oem firmalara ve uygulamacı firmaları satıyoruz. Kesinlikle uygulamacı olmayan firmalara yangın damperi satmıyoruz. Çünkü insan hayatı ile oynamak istemiyoruz. İşi bilenin yapması gerektiğine inanıyoruz. Allcontrols olarak aynı zamanda fan coil termostatları, fan coil vanalarının Türkiye tedariğini sağlıyoruz.

Müşterilerinize sunduğunuz hizmetler nelerdir?

Ürün çeşitliliğimizin fazla olmasının nedeni bizim insanlara alternatif sunmak istememizdendir. A kaliteden başlayarak alt kalitelere kadar ürünlerimiz bulunuyor, proje yapan firmaların istemiş olduğu tüm kalitelerde farklı ürünlerimiz mevcut. Müşterimizi bir markaya odaklandırmıyoruz. Müşterilerimizin taleplerine göre onlara seçimlerinde yardımcı oluyoruz. Özellikle vana seçimlerinde kWatt ve debi değerlerine göre bizler seçim yapıyoruz.

Uygulama çözümlerinde yer almıyoruz, Mekonsis uygulama yapan bir firma değildir ve hiçbir zaman olmayacaktır. Mekonsis’in hedefi sadece malzeme satmaktır ve bu malzemeyi sadece otomasyon mühendislik hizmeti veren firmalara satmaktır. Çünkü sektörde böyle bir boşluk vardı, bu boşluğu değerlendirip onlara yardımcı olarak, bulamadıkları ürünleri temin etmek amacıyla yola çıktık. 3 yıllık süreçte bunu başardığımızı görüyoruz. Her şeyden çok memnunuz. Piyasaya çok değer veriyoruz. Mekonsis’in yıllık cirosunun yaklaşık %90’ını sadece otomasyon mühendislik hizmeti veren firmalar oluşturmaktadır. Mekanik firmalarının oranı %1,5’dir. Oem firmalar da yine %1,5’dir. Bir de son kullanıcılar var, “Mekonsis.com” web sitemiz üzerinden e-ticaret vasıtasıyla satış ve müşteri portföyümüzü daha da genişletmekteyiz.

Mekonsis olarak bundan sonraki süreçte sektörde ne gibi işlere imza atmayı düşünüyorsunuz? Hedefleriniz nelerdir?

İlerleyen yıllarda HVAC marketi oluşturma hedefimiz bulunuyor. Tüm markaların tek çatı altında toplandığı ve otomasyon mühendislik hizmeti veren firmalara tüm çözümlerin sunulduğu, stoklu çalışma ortamını oluşturacağız. Mekonsis’in ilerideki 5 yıllık hedefinde tamamıyla yerli ve programlanabilir bir PLC üretmek var. Yazılımının ve altyapısının sadece bize ait olduğu PLC üretmek istiyoruz. Bugün Türkiye’de üretilen programlanabilir bir PLC bulunmamaktadır.

Faaliyet alanınızda dünden bugüne gerçekleşen değişimleri nasıl görüyorsunuz? Sektörü Türkiye ve yurtdışı açısından değerlendirir misiniz?

Açıkçası pek iyi değerlendirmiyorum, Türkiye’de yapılan işler genellikle maddiyata göre ilerliyor. Kimse sağlıklı şekilde ürün seçimini ve kullanımını, doğru şekilde proje bitirmeyi düşünmüyor. Maliyet ve hız odaklı düşünülüyor. Stoktan olsun ne olursa olsun anlayışı var. Bu işler yurtdışında böyle ilerlemiyor. Yurtdışında insan hayatına ve insan kullanım alanına değer veriliyor. Türkiye’de bunlar maliyet açısından hesaplanıyor. Bazı şeyleri doğru yapmak ve işi ehline bırakmak gerekiyor. Vanayı alacak olan ve kumanda ettireceğiniz firma otomasyon firmasıdır ama bugün vanayı bir inşaat firması satın alıyor. İnşaatçı bu vanayı nerede ve nasıl çalıştıracağını bilmiyor. Halbuki otomasyon firması vasıtasıyla alınsaydı vananın ve damperin seçimi doğru olur, bunu üreticilerin yapması gerekir. İnşaat firmaları diyor ki “maliyet çok yüksek oluyor, biz kendimiz satın alalım.” Bu yanlış bir anlayış, Türkiye’yi bu yüzden iyi görmüyorum. İnsanların her şeyin maliyet olmadığını anlamaları lazım. Bu konuda biraz değişmemiz ve Avrupa’ya uymamız gerekli. Maliyetten daha çok mühendisliğe değer vermemiz lazım. Otomasyon firmalarındaki mühendisliğe değer verilmiyor, oysa ki oradaki mühendisler onun için dirsek çürütüyorlar ve kafa yoruyorlar. Bana göre en değerli kısım odur ama insanlar buna değer vermiyor. Günümüzde herhangi bir tüketici ürününü internete yazıp karşılaştırmalarını yapabiliyorsunuz ama mühendisliğin karşılaştırmasını yapamazsınız. Mühendisliğin karşılaştırmasını yapmayın, insanlar emek veriyorlar. Türkiye’de binlerce otomasyon firması var ama otomasyon mühendislik hizmeti açısından belki de çok az firma vardır. Alt yapıdan yetişenlerin de buna göre yetişmeleri gerekir, etik kuralların olmasının yanında mühendislik anlamında yetişsinler. Ne kadar başarırsak Türkiye o kadar düzelir. Yoksa bu sektörü öldürmüş oluruz.

Üretimde ülkemizin durumunu yeterli görüyor musunuz?

Yeterli görmüyoruz, çünkü tamamen dışa bağlıyız. Dışa bağımlılıktan kurtulmak için kendi başınıza üretim yapmanız gerekiyor. Bugün sensör de üretebiliriz, vana da dökebiliriz, geçmişte en iyi döküm ustaları Türkiye’den çıkmaydı. Şimdi Türkiye’de vana döken firma sayısı kısıtlıdır. Bugün ben vana yapıyorum diyen bile Çin’den getiriyor. Örneğin bugün yerli sensör üreten bir firmamız yok, hepimiz yurtdışından alıyoruz. Aslında buna mekanik ve proje firmalarının da destek vermesi lazım. Benim yerli x marka sensörüm var dediğinizde proje firmaları bunu kenara itiyor, A kalite bir markanın adını yazıyor. Niye yerli ürünü yazmıyorsun? Niye bize teşvik ve destek vermiyorsunuz? Bizim dışa olan bağımlılığımız azaltılmadığı için buna bağlı olarak döviz kurundaki artış ile birlikte 25-30 yıllık mekanik taahhüt firmaları battı. Kontrol cihazı, sensör ve vana gibi ürünlerin üretimini yapamayacak bir ülke değiliz, tam tersine en iyisini yaparız. Bugün bu ürünlerin üretimini yapan ülkelerin yüzölçümü Konya’yı geçmiyor ama bizden fazla üretim yapıyorlar. Milli sermaye açısından hepimizin birbirimize destek olması lazım. Mekonsis olarak yerli üretimi sonuna kadar destekleyen bir firmayız.

Mekonsis’in satışını yaptığı ürünler nerelerde kullanılıyor, referans projelerden söz eder misiniz?

Biz %90 otomasyon mühendislik taahhüt firmalarıyla çalışıyoruz. Bu firmaların yapmış oldukları belli başlı özel projeler var, Sağlık Tesisleri, TOKİ projeleri, AVM’ler, Şehir Hastaneleri’ne çok sayıda ürün sattık, 3. Havalimanı’na ciddi oranda ürün satışı gerçekleştirdik. Malzeme tedariğini A’dan Z’ye sağladığımız özel projeler yaptık. Uygulama yapan müşterilerimize ürün tedariği sağlıyoruz. Bizim için önemli olan prensip “şantiyenin yürümesidir.” Mekonsis ödemeye takılmaz, söz verdiği sürede ürünü teslim eder. Ürünün şantiyede çalışıp çalışmadığına bakarız, ürün çalışmadıysa o ürün bize geri gelmeden biz yenisini göndeririz. Biz şantiyede işlerin yürümesine bakarız. Ödeme bir şekilde alınır, arızalı ürün bir şekilde düzeltilir, önemli olan x firmasının şantiyeden sorunsuz çıkmasıdır.

Sektöre vermek istediğiniz bir mesaj var mı?

Değerlerinizden vazgeçmemenizi tavsiye ediyorum, her şeyin maddiyat olmadığı, insani ilişkilerin önemli olduğu, insani ilişkilerin ilerlediği bir sektör olmasını diliyorum.

 

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

123. Sayımız Yayında.